Nasıl Bir Dünya?

Yazarlarımız

Hangi Konularda Yazdık?

Kim Ne Yazdı?

Sayfalar

3 Kasım 2010 Çarşamba

Ortaya bir karışık fragman yaptım...






Bu haftanın konusunu ilk gördüğümde şöyle bir düşündüm, ben ne yazayım ki diye aklımdan geçirdim. Eve gidiş gelişlerde, yemek yaparken aklıma geldikçe harmanladım eski bilgileri.“Hangisini yazsam ? bu çok güzel, yok yok şu güzel” derken ortaya bir karışık yapmaya karar verdim. İçinde meraktan hop oturup hop kalktıklarım var. Eşimle defalarca izleyip bıkmadığımız da var, saatlerce doya doya ağladığım da...
Dünyaca bilinmiş ödüllerinin yanında kendimce herbirinin benim gözümde ayrı ödülleri var... Bu nedenle sonuca ve detaylara çok değinmeden herbir filmi ve verdiğim ödülü tek tek anlatmaya çalışacağım size.
1.Onur Ödülü (insanlar onurlarıyla yaşar) : Schindlerin listesi

Film çok uzun olmakla beraber insanın uykusunu kaçıran bir hikayesi var. Herbirimizin yakından bildiği 2. Dünya Savaşı yılları. Konu Yahudilerin Almanlar tarafından soykırıma uğraması. Hali vakti yerinde “vicdanı” ve “yüreği” olan bir Almanla çevresindeki yahudilerin kurtuluş öyküleri. Film sırasında ağlamayacağıma söz vermiştim ama bittiğinde hıçkıra hıçkıra ağlamıştım.
Kesinlikle izlenmeli ve yaşı geldiğinde çocuklara öğütler verilmeli. Savaş çözüm değildir. Hiçbir din, dil, ırk diğerinin üzerinde değildir. Ayırımcılık kabul edilemez. Ve herkes onuruyla vicdanıyla yaşar.
2. Hayat ödülü (hayat hep böyledir, bir yerde kesişir): Paramparça aşklar ve köpekler
Diğer yazar arkadaşlarımın da puan verdiği filmlerden biriydi. Ben de bahsetmeden geçemeyeceğim. Birbirinden farklı 3 ailenin hayatlarının kesiştiği bir olay, ve bu olaydan sonra teker teker işlenen yaşamlar var. Ben bu tip kesişim konularını severim. Kendi hayatım dışında dünyanın öbür ucunda, hatta uzayda başka hayatların varlığını hayal etmeyi sevdiğimden midir bilmem, bu tip filmerin her karesini merakla beklerim.
3. Barış ödülü ( savaş para kazanmak isteyenlerin icadıdır) : Savaş Tanrısı
İlk bakışta aksiyon, vurdu kırdı filmi gibi görülen bu film beni çok etkilemişti. Savaşın ve silahın bazı insaların hayatını karatırken bazılarını da ihya ettiğini gözler önüne seren bir film. Fakat ünlü bir atasözümüz var, su testisi su yolunda kırılıyor ve namlu bir gün silahı satan kişiye dönüyor...
4. Tecrübe ödülü: Sil baştan
İnsan yaşadığı aşkı ayrıldığı için kafasından sildirmek isteyebilir mi ? Yaşanan aşkı ve insana verdiği ızdırabı düşünün. Herkes bu acıdan bir anda kurtulmak ister fakat tek çare zaman değildir filmde. Bu da tipik bir Jim Carrey filmi. Fantastik bir film. İnsanın izlerken içi acıyor. Yaşananlar beyninden silindikçe bırak gerisini silme diye haykırasım geliyor.
Bence bu filmde izlenmeli ve yine yaşı geldiğinde çocuklara öğüt verilmeli. “Oğlum-kızım yaşadığın hiçbir şeyi unutmak isteme, hatıraların, yaşadıkların senin olgunlaşmanı sağlayan parçalar” denmeli.
5. Romantizm ödülü: Harry Selly ile Tanışınca
Harry ile Sally üniversitede bir şekilde tanışıyorlar ve senelr sonra tekrar karşılaşıyorlar. Kadın ve erkek üzerine, aşk üzerine diyalogları yaşlarıyla ve yaşadıklarıyla birlikte değişiyor ve seyirlik bir film çıkıyor. Eşimle ne zaman canımız sıkılsa Meg Ryan filmlerinden birini izleriz ve birbirimize sarılarak evet sen böylesin, sen de böylesin oyunu oynarız.. (Bu filmi en az 5 kez izlemişliğim var)

1 yorum:

Nihal M. dedi ki...

çok çok iyi filmler... heleki bu konuda yapılmış en iyi soykırım filmidir kanımca ilki...

bi aşk tanrısını sevemedim ben diğerlerini defalarca seyretsem bıkmam...
sevgiler

8 Kasım 2010 12:03